[HS25]

KORONER ANJİYOGRAFİ HASTALARININ İŞLEM ÖNCESİ BİLGİLERİ VE DURUMSAL ANKSİYETE DÜZEYLERİ

M. Yılmaz*, Y. Sayın*, H. Tel**
*Cumhuriyet Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü Cerrahi Hastalıkları Hemşireliği AD
** Cumhuriyet Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü İç Hastalıkları Hemşireliği AD

Giriş: Koroner anjiografi, hasta için stresli bir tanı işlemidir. Bu işlem esnasında hastalar uyanık olacaklarını bildikleri için, yoğun anksiyete yaşayabilirler. Anjiografi öncesi anksiyete, kardiyak kateterizasyon sırasında kalp oranı ve kan basıncını yükseltebilir, sempatik sinir sistemi aktivitesini artırarak endotelyal travmaya ve trombosit agregasyonuna yol açabilir ve kardiyak kateterizasyon esnasında iskemiye neden olabilir. Amaç: Kardiyak kateterizasyonun hemen öncesinde, hastaların “Durumluluk Anksiyete” düzeyleri ve bunları etkileyen faktörleri belirlemek. Yöntem: Çalışma, Cumhuriyet Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Anjiografi Kliniğinde, 355 elektif koroner anjiografi hastası üzerinde yapıldı. Veriler, anjiografi işleminden hemen önce, Durumluluk Anksiyete ölçeği ve “Anket Formu” ile toplandı. Verilerin değerlendirmesinde frekans dağılımı, ortalama, Mann-Whitney U ve Pearson Ki kare testi kullanıldı. Bulgular: Çalışmadaki hastaların %57.2’sinin 50-69 yaş grubunda, %62’sinin erkek, %88.2’sinin evli, %18.9’unun lise veya üniversite mezunu, %36.3’ünün daha önce koroner anjiografi olduğu belirlendi. Hastaların “Durumluluk Anksiyete” puan ortalaması 40.637±6.022/ orta düzeydeydi. “Durumluluk Anksiyete” puanı kadınlarda erkeklere göre (p=.366) ve evlilerde bekarlara göre (p=.135) daha yüksekti. Ancak, bulunan farklar istatistiksel olarak anlamlı değildi. Koroner anjiografi deneyimi olmayanların, olanlara (p=.000), 50 ve üzeri yaş grubunun diğer yaş gruplarına (p=.008), anjiografi için Kardiyoloji ve Kalp Damar Cerrahisinden gelenlerin, evden gelenlere (p=.000) göre “Durumluluk Anksiyete” puan ortalaması yüksek olup, fark anlamlıydı. Hastaların %63.9’u koroner anjiografi işlemi konusunda yeterli bilgiye sahipti. Puanların özellikle işlem öncesi (işlem yeri ve hazırlığı, mesanenin boşaltılması...) ve sonrasına (dinlenme süresi, bacak pozisyonu, kanama kontrolü...) ait konularda daha yüksek olduğu görüldü. Tüm hastaların “koroner anjiografi bilgi düzeyi” ile “Durumluluk Anksiyete düzeyi” arasında istatistiksel fark yoktu (p=.434). Ancak, servisten gelen hastaların, koroner anjiografi bilgi puanı ortalaması, evinden koroner anjiografi için gelenlere göre daha düşüktü (p=.000). Sonuç: Bu çalışmadaki hastalarda, koroner anjiyografi deneyimi ve işlemle ilgili yeterli bilgiye sahip olma “Durumluluk Anksiyetesini” azaltan önemli etkenler olarak bulundu.