[P266]

KARACİĞER METASTAZI YAPMIŞ GİST’LERDE KARACİĞER REZEKSİYONU İLE TEDAVİ

K. Topgül, S. Yürüker, N. Özen, M. Kesim
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi AD

Giriş:Gastrointestinal stromal tümörler (GİST) nadir görülen gastrointestinal sistem tümörleridir. Tüm intestinal sistemde görülebilmekle birlikte en sık midede(60-70) ve ince bağırsaklarda (%20-30) tespit edilmektedir. Biz burada karaciğer metastazı yapmış biri mide ve biri ince bağırsak kaynaklı iki GİST olgusunu sunmayı amaçladık. Olgu 1: 45 yaşında bayan hastada kronik karın ağrısı nedeniyle yapılan abdominal BT’de mide antrum posterior duvarında 5cm. boyutlarında submukozal kitle ve karaciğer 7. segmentte 15 mm çapta kitle tespit edildi. Üst GİS endoskopisinde antrumda dıştan bası görünümü veren submukozal kitle izlendi. Hasta eksplore edildi. Midede antrumda lokalize, serozayı aşmamış 5x3 cm boyutlarında kitle görüldü. Distal subtotal gastrektomi Roux-N-Y gastrojejunostomi uygulandı. Ameliyat sırasında, karın BT’de karaciğer içinde tariflenen lezyon saptanamadı. Bu nedenle peroperatuar USG yapıldı ancak tariflenen lezyon yine gözlenemedi. Bunun üzerine segment 7 rezeksiyonu uygulandı. Ameliyat sonrası komplikasyon olmadı, 3. gün enteral beslenmeye başlandı ve 5. gün taburcu edildi. Histopatolojik değerlendirme karaciğere metastaz yapmış mide kaynaklı GİST olarak rapor edildi. Olgu 2: İki yıl önce jejenum kaynaklı GİST nedeniyle segmenter rezeksiyon uygulanan 37 yaşındaki erkek hastada kontrol tetkiklerinde karın BT’de karaciğer 6-7. segmentlerde yerleşmiş, 98x100 mm boyutlu lobule konturlu, zayıf kontrastlanan, hipodens heterojen kitle lezyonu saptandı. Hasta postoperatif dönemde radyoterapi ve kemoterapi almamıştı. Kitleden USG eşliğinde alınan biyopsi sonucu GİST metastazı olarak gelmesi üzerine kliniğimize yönlendirilen hasta ameliyat edildi. Ameliyatta karaciğerdeki lezyon dışında patoloji saptanmadı, kitleyi içine alacak şekilde RF teknolojisi ve bipolar koter kullanılarak segment 6-7 rezeksiyonu uygulandı. Ameliyat sonrası komplikasyonu olmayan hastaya 2. gün enteral beslenme başlandı,5.gün taburcu edildi. Sonuç: GİST’ler nadir görülmekle birlikte preoperatif tanısı da güçlük arz edebilir. En sık uzak metastazı karaciğere (%50-60) ve peritona (%20-40) yapmaktadır. Cerrahi olarak tümörün çıkarılması kür için en önemli tedavidir. Bizim iki olgumuzdaki karaciğer metastazları cerrahi sınırlar negatif olarak ve tümör parçalanmadan çıkarılmış ve cerrahi tedavi başarıyla uygulanmıştır.