[P277]

KARIN İÇİ DEV KİTLE İLE BAŞVURAN HEPATOSELLÜLER KARSİNOMA OLGUSU

A. Sarı*, H. Odabaşoğlu*, E. Okay*, K. Uygun**, T. Sarısoy***, Y. Gürbüz****
*Kocaeli Üniversitesi Genel Cerrahi AD
**Kocaeli Üniversitesi Medikal Onkoloji BD
***Kocaeli Üniversitesi Radyoloji AD
****Kocaeli Üniversitesi Patoloji AD

Amaç: Hepatosellüler kanser (HCC) primer karaciğer kanserlerinin %80-90’ını oluşturur. Özellikle sirotik karaciğerli hastalarda büyük boyutlarda kitle oluşumu nadirdir. Olgumuzun boyutunun büyüklüğü ve yine sık görülmeyen bir şekilde mide ve kolona infiltrasyon göstermesi bizi bu olguyu paylaşmaya yönlendirmiştir. Gereç ve yöntem: 44 yaşında erkek hasta solunum güçlüğü, karında şişkinlik ve ağrı, kilo kaybı, bulantı-kusma, ateş yakınmaları ile başvurdu. Hepatit B virusu taşıyıcısı olan hastanın fizik muayenesinde tüm karını kaplayan kitle palpe edildi. Bilgisayarlı tomografisinde karaciğer segment 3'den kaynaklanan, egzofitik uzanan, 28 cm x 19 cm x 23 cm boyutlarında santrali nekrotik alanlar içeren, heterojen iç yapıda, periferik boyanan öncelikle HCC ile uyumlu kitle lezyon izlendi. AFP düzeyi >350.000 olarak saptandı. Kliniğimize başvurusundan önce yapılan trucut biopsisinde doku karsinoma özellikleri göstermekteydi. Sonuçlar: Ameliyatta kitle mide ve transvers kolona infiltre idi; ancak transvers kolonun mezosu tutulmamıştı. Transvers kolon ve mide parsiyel rezeksiyonu ve parsiyel karaciğer rezeksiyonu yapılarak kitle tümüyle çıkarıldı ve transvers uç kolostomi yapıldı. Patolojide HCC tanısı doğrulandı ve tümör çapı 30x30x20 cm, ağırlığı 16 kg olarak bildirildi. Kitlenin mide ve kolona invaze olduğu belirtildi. Karaciğer, mide ve kolondaki cerrahi sınırlarda tümör izlenmedi. Ameliyat sonrası herhangi bir sorun gelişmeyen hasta altıncı günde taburcu edildi. Takiplerinde 6 kür mitomisin ve adriamisin tedavisi planlandı. Tartışma: HCC %90 oranında siroz zemininde gelişir. Genellikle yumuşak kıvamda ve geniş kitle oluşturma özelliğinde olan HCC’nın gastrointestinal sisteme (GİS) infiltrasyonu nadirdir. HCC’larda cerrahi rezeksiyon ön plandaki yararlı tedavi yöntemlerindendir. Günümüzde cerrahi rezeksiyondan sonra 5 yıllık sağ kalımın %60’lara çıktığı ve cerrahi mortalite oranlarının da %3’ün altına düştüğü bildirilmektedir. Sonuç olarak dev boyutlu bir karın tümörü ile karşılaşıldığında ayırıcı tanıda HCC’nin de hatırlanması gerekmektedir. Kitlenin büyük boyutu ya da çevre organlara invazyonuna karşın rezeke edilebileceği bilinmelidir. Hastamızda olduğu gibi rezeksiyon hastanın semptomlarını düzeltmede ve progresyonu geciktirmede etkin bir tedavi şeklidir.