[P350]

CERRAHİ SONRASI GELİŞEN BAKTERİYEMİNİN ÖNLENMESİNDE, CERRAHİ ÖNCESİ TOPLUM-KÖKENLİ BURUN-BOĞAZ STAPHYLOCOCCUS AUREUS DEKOLONİZASYON PROTOKOLLERİNİN ÖNEMİ

Amaç Cerrahi uygulamalar öncesinde hastalarda tespit edilen toplum-kökenli metisiline duyarlı staphylococcus auerus(MSSA) ve metisiline dirençli Staphyloccocus aureus(MRSA) taşıyıcılığı; son dönemde ülkemizde de, cerrahi öncesi tedavi edilmesi gerekli olduğu düşünülen bir sorun haline gelmiştir. Ancak bu uygulama gerekli midir? Bu çalışmanın amacı, toplum-kökenli MSSA ya da MRSA taşıyıcısı olan hastalarda, cerrahi sonrası yoğun bakım takipleri sırasında gelişen bakteriyemi insidansını tespit ederek, cerrahi öncesi dekolonizasyonun gerekliliğini belirlemektir. Gereç ve Yöntem Bir yıl içerisinde gastroenteroloji cerrahisi polikliniğine ayaktan başvuran 2508 hastanın, burun ve/veya boğaz MSSA ve MRSA kültür sonuçlarından kolonize olanlarının tespit edilerek sonrasında,yoğun bakım takipleri sırasında gelişen bakteriyemileri nedeniyle alınan kan kültürleri ile olan ilişkileri, hastane poliklinik ve servis bilgi sistemi ve mikrobiyoloji veri tabanının incelenmesiyle değerlendirilmiştir. Sonuçlar Boğazında MRSA kolonizasyonu olan hiçbir hastada MRSA bakteriyemisi görülmezken,bunların birinde Acinetobacter spp. bakteriyemisi gelişmiştir.Ancak gram negatif kolonizasyonu olan bir hastada E-coli,bir hastada Acinetobacter spp. ve bir hastada Enterococcus bakteriyemisi görülmüştür.Preoperatif normal flora üreyen iki hastada E-coli,bir hastada Burkholderia bakteriyemisi gelişmiştir. Yine preoperatif burun MRSA kolonizasyonu olan hastaların hiçbirinde MRSA bakteriyemisi görülmezken,gram negatif kolonizasyonu olanların birinde E-coli, birinde Acinetobacter spp.bakteriyemisi gözlenmiştir.Yine normal burun florası olan hastaların ikisinde E-coli, birinde Acinetobacter spp,birinde Enterococcus ve birinde Burkholderia bakteriyemisi görülmüştür. Tartışma Postoperatif dönemde gelişen bakteriyemi insidansını önlemek amacıyla bir çok merkez, preoperatif toplum-kökenli kolonizasyonların neden olabileceği varsayımından hareketle, bu enfeksiyonların kontrolü çabası yoluna gitmektedir. Her şeye rağmen postoperatif sepsise bağlı morbidite ve mortalite oranları halen kaygı verici düzeydedir.Merkezimizde gastrointestinal sistem cerrahisi uygulanacak olan hastaların tamamına preoperatif burun-boğaz Staphylococcus aureus kolonizasyon taraması yapılmakta ve kolonize hastalara topikal mupirocin yada sistemik antibiyotik profilaksisi uygulanmaktadır.Çalışmamızda preoperatif dönemde kolonize olan hastalarda görülen postoperatif düşük bakteriyemi insidansı, dekolonizasyon çalışmalarımızın başarısını göstermektedir.Ancak preoperatif gram negatif bakteri kolonizasyonu olan hastalarda postoperatif bakteriyemi gözlenmesi, daha önce normal burun boğaz florasının değişmesine neden olabilecek antibiyotik kullanımını ya da hastanede yatma gibi risk faktörlerinin sorgulanması gerektiğini akla getirmelidir.