[P424]

REKTUM TÜMÖRLERİNDE LAPAROSKOPİK VS KONVANSİYONEL ABDOMİNOPERİNEAL REZEKSİYONLAR: PERİOPERATİF BULGULAR VE ONKOLOJİK SONUÇLARI ANALİZ EDEN RETROSPEKTİF, KIYASLAYICI BİR ÇALIŞMA

N. Okkabaz*, C. Gezen*, U. Can*, M. Kement*, Y. Altuntaş*, S. Vural*, M. Öncel**
*Kartal Eğitim Araştırma Hastanesi 1. Genel Cerrahi Kliniği
**Kartal Eğitim Araştırma Hastanesi 1. Genel Cerrahi Kliniği, Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu

Amaç: Bu çalışma rektum tümörlerinde laparoskopik ve konvansiyonel tekniklerin sonuçlarını incelemeyi amaçlamaktadır. Yöntem: Rektum tümörü nedeniyle 2000-2010 yılları arasında rektum tümörü nedeniyle ameliyat edilen tüm hastalar retrospektif, dosya tarama yöntemiyle (2000-2006 yılları arası) veya bilgisayar temelli bir programla prospektif olarak (2006-2010 yılları arası) incelendi. Nüks tumor veya benign hastalık nedeniyle ameliyat edilenlerle sfinkter koruyucu veya transanal eksizyon uygulananlar dışlandı. Perioperatif bulgularla, onkolojik sonuçlar kıyaslandı. Bulgular: Belirtilen dönemde 65 hastaya rektum tümörü nedeniyle abdominoperineal rezeksiyon uygulandı. Konvansiyonel (n=36,%55.4) ve laparoskopik (n=29,%44.6) olarak ameliyat edilenlerde yaş (56,1±15,8 vs 61,5±15,8,p=0,172), cinsiyet (16[%55,1] vs 27[%72,9] erkek; p=0,132), tümor lokalizasyonu (32[%88,9] vs 28[%96,6] alt rektum;p=0.370), neoadjuvant tedavi alma (27[%75] vs 22[%75,9];p=936), hastalığın evresi (0/I/II/III/IV olarak 1[%3,1]/7[%21,9]/12[%37,5]/14[%43,8]/2[%6,3] vs 2[%6,9]/7[%24,1]/7[%24,1]/9[%31]/0; p=0,692) açılarından bir farklılık yoktu. Laparoskopik kolda operasyon sırasında kanama azalmasına karşın istatistiki anlamlılık ortaya çıkarmadı (525,0±352,2 vs 372,9±282,8 ml; p=0.12), ancak verilen kan miktarı (ortanca 0[aralık 0-3] vs 1[aralık 0-5]Ü) ve ameliyat süresi anlamlı olarak azaldı (200,8±37,7 vs 236,0±79,7 dakika;p=0.03). Konvansiyonel ve laparoskopik ameliyat sonrası hastanede kalış süresi (8,7±3,0 vs 9,7±9,2 gün; p=0,589), komplikasyonlar (6[%16,6] vs 8[%27,6];p=0,287) (yara yeri enfeksiyonu 1[%2,8] vs 2[%6,9]; ileus 0 vs 3[%10,3], eviserasyon 1[%2,8] vs 2[%6,9], kanama 1[%2,8] vs 0 ve diğerleri 3[%8,3] vs 1[%3,4]; her biri için p>0,05) ve 30 günlük mortalite (1[%2,8] vs 0;p>0,05) benzerdi. Onkolojik sonuçlar açısından bakıldığında çıkartılan lenf bezi sayısı (12,3±6,4 vs 10,9±6,2;p=0,39) ve radyal sınır pozitifliği (1[%2,7] vs 1[%4]; p>0.05) benzerdi. Konvansiyonel yöntemle ameliyat edilenlerde takip süresi anlamlı olarak uzun olduğu için (38,1±27,1 vs 15,3±10,6 ay; p=0,001), laparoskopik teknikle sağ olan hasta sayısı anlamlı olarak fazlaydı (n:23[%88,4] vs n:14[%56] p:0,001). Ancak istatistiki olarak benzer takip süreleri alınarak veriler modifiye edildiğinde (konvansiyonel yöntemde takip süresi 15,5±17,6 ay) halen sağ olan hasta sayıları (n=3 vs n=6; p= 0,286) benzerdi. Sonuç: Rektum kanserlerinde laparoskopik abdominoperineal rezeksiyon perioperatif bulgular ve onkolojik sonuçlar açısından konvansiyonel yönteme benzer sonuçlar vermektedir.