[P69]

MASİF İNTRAABDOMİNAL KANAMAYA YOL AÇAN METASTATİK MATÜR TERATOM: OLGU SUNUMU

O. Büyükaşık*, A. Hasdemir*, N. Kahramansoy*, M. Bozgeyik*, C. Çöl*, H. Erkol*, S. Yanık**
*Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi AD
**Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji AD

Giriş: Testiküler Germ hücreli tümörler 15-35 yaş arası erkeklerde testiküler kanserlerin en sık sebebidir. Olgu: Acil servise karın ağrısı, halsizlik ve bayılma şikayetiyle başvuran 17 yaşında erkek hastanın anamnezinde bir ay önce motosiklet’ten düşme nedeniyle yine acil polikliniğimize başvurduğu ve hemotoraks saptanarak göğüs tüpü takıldığı, 2 gün gözlemde tutulduktan sonra taburcu edildiği saptandı. Hastanın muayenesinde batında hassasiyet ve defans mevcuttu. TA:80/60 mmHg Nabız:130/dk Hbg: 5.1 gr/dl Htc:15.3 Alfa fetoprotein düzeyi: 2.54 ng/ml, LDH:8242 u/L, CRP:115 mg/L βHCG: >1000 IU/l saptandı. Abdominal USG’de yaygın sıvı, PA Akciğer grafisinde nodül ve KC’de iki adet solid kitle/hematom? saptanması üzerine hastaya acil laparotomi yapıldı. Eksplorasyonda batında yaklaşık 3 litre kan, karaciğerde multiple metastatik lezyon ve retroperitonda paraaortik alanda sol renal ven ve splenik vene atake yaklaşık 5x3x3 cm çapında rüptüre olmuş ve aktif kanayan kitle saptandı. Kitle total eksize edilerek hemostaz sağlandı. Postoperatif dönemi komplikasyonsuz seyreden hasta 6.günde taburcu edildi. Patolojik tanısı matür teratom olarak rapor edildi. Medikal onkoloji kliniğine sevkedilen hastada skrotal USG’de sağ testiste 2*1 cm kitle saptandı. Kitleden biyopsi planlanırken yeniden kanaması olan hasta postoperatif 24.günde exitus oldu. Tartışma: Testiküler germ hücreli tümörler Seminom ve Nonseminomatöz tümörler olarak iki tiptir. İkisi de gelişmiş veya gelişmekte olan testisin germinal epitelyumundan köken alır. Teratom ve koryokarsinom en çok 20-30 yaş arasında görülürken, Yolk-Sac tümörler daha çok çocukluk çağında görülür. Teratomlar 3 embriyonik germ hücre tabakasını da içerirler. Matur teratomlar tipik olarak iyi diferansiyedir. Ancak postpubertal dönemde sunulan olguda olduğu gibi büyük metastatik potansiyel gösterirler ve prognozları kötüdür. %22-43 oranında hastalar retroperiton, karaciğer ve akciğer metastazlarıyla saptanırlar. İmmatür teratomlar embriyonik ve fetal gelişimde görülen dokuları içerirler. Genetik yapıları ve prognozu matür teratomlarla aynı olduğu için DSÖ sınıflamasından kaldırılmıştır. Sonuç: Batında kitle veya akciğerde nodül saptanan genç erkek hastaların dikkatli testiküler palpasyonu ve skrotal USG ile değerlendirilmesi gizli testiküler tümörlerin atlanmamasını ve tedavi şanslarını arttıracaktır.