[S21]

İLERİ MİDE KANSERLERİNDE D2-D3 LENF NODU DİSEKSİYONU SONUÇLARIMIZ

Amaç: Mide kanserleri erken ve geç mide kanserleri olarak iki gruba ayrılır. Erken mide kanserlerinde bile lenf nodu metastazı görülebilmektedir. Bu nedenledir ki günümüzde D2 lenf nodu diseksiyonu mide kanseri için standart cerrahi tedavi olarak kabul edilmektedir. Bu çalışmada R0 rezeksiyon+D2 veya D3 lenf nodu diseksiyonu yapılan mide kanserli olgularda lenf nodu diseksiyonuna ait sonuçların irdelenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve yöntem: 16 yıllık takip döneminde küratif rezeksiyon+D2 veya D3 lenf nodu diseksiyonu yapılan 185 ileri mide kanserli olgu değerlendirmeye alındı. Tanı döneminde metastazı olmayan ve neoadjuvan tedavi almayan olgular çalışmaya dahil edildi. Preoperatif rutin evreleme tetkikleri sonrası operasyona alınan ve periton yıkama sıvısı negatif olan hastalara D2 veya D3 lenf nodu diseksiyonları yapıldı. D2 lenf nodu diseksiyonu için en az 25, D3 lenf nodu diseksiyonu için ise en az 35 lenf nodu diseke edilen olgular değerlendirildi. Sonuçlar: Tümör lokalizasyonu 25 hastada kardia, 80 hastada antrum ve 80 hastada korpusta idi. Hastaların %35’i Borman Tip III, %58’i Lauren intestinal tip ve %35’i taşlı yüzük hücreli komponente sahip idi. Tümör diferansiasyon derecesinin orta veya kötü olduğu hastalar çoğunlukta idi. Hastaların %51’ini Evre IIIA ve IIIB tümöre sahip olan hastalar oluşturmakta idi. D2 veya D3 lenf nodu diseksiyonu yapılan gruplar arasında 5 yıllık sağkalım oranlarının benzer olduğu gözlendi. Operasyon süresi, kan kaybı, akciğer ve yara problemleri D3 lenf nodu diseksiyonu yapılan olgularda daha fazla olarak bulundu (P<0.05). Tartışma ve çıkarım: Küratif rezeksiyon yapılan mide kanserli hastalarda yeterli lenf nodu diseksiyonu yapılması postoperatif planlanacak tedavi seçenekleri açısından önemlidir. Günümüzde D2 lenf nodu diseksiyonu düşük morbidite oranları ile güvenli bir şekilde yapılabilmektedir. D3 lenf nodu diseksiyonu ise hala standart bir yaklaşım değildir.