[V1]

TAMAMEN LAPAROSKOPİK PİLOR KORUYUCU PANKREATİKODUODENEKTOMİ

M. Kaplan
Medical Park Gaziantep Hastanesi Genel Cerrahi

Pankreas cerrahisinde laparoskopik teknikler 1990’lı yılların başından beri gittikçe artan oranda kullanılmaktadır. Pankreasın laparoskopik yolla rezeksiyonu; kronik pankreatit, pankreatik travma, hiperinsulinizm, kistik lezyonlar gibi değişik bir çok hastalık grubunda uygulanmıştır. Ancak kanser nedeniyle duodenum koruyucu veya düodenektomi ile birlikte proksimal pankreatektomi yapılması konusu hala tartışmalıdır. Laparoskopik pankreatikoduodenektomi teknik olarak mümkün olsa da proksimal pankreatektomiden sonraki rekonstruksiyonların laparoskopik olarak tamamlanması henüz genel anlamda pratikleşmemiştir. Bu nedenle bildirilen vakaların çoğunda mini laparotomi ile rekonstrüksiyonların gerçekleştirildiği görülmektedir. Teknik güçlükler nedeniyle pankreatikoduodenektominin laparoskopik yöntem yerine robotik cerrahi ile daha kolay ve hasta için avantajlı olabileceği öne sürülmektedir. Ancak henüz yeterli çalışma olmadığından tartışma devam etmektedir. Bu video takdiminde, rekonstrüksiyonları ile birlikte pankreatikoduodenektomi ameliyatı tamamen laparoskopik olarak gerçekleştirilen bir hasta sunulmaktadır. Takdim edilen hastada pilor koruyucu ameliyat yapıldı. Rezeksiyon sonrası tüm rekonstrüksiyonlar intrakorporeal olarak gerçekleştirildi. Teknik kolaylık nedeniyle pankreatikogastrostomi ve tek ans üzerinde hepatikojejunostomi ve düodenojejunostomi tercih edildi. Ameliyat süresi cilt kesisinden son sütüre kadar 510 dakika olarak kaydedildi. İntraoperatif ve postoperatif kan transfüzyonu gerekmedi. Aspiratör kavanozunda çekilen sıvıdan verilen sıvı düşüldüğünde yaklaşık 350 cc kanama olduğu hesaplandı. İntraoperatif bir komplikasyon yaşanmayan hasta, postoperatif ilk gün yoğun bakımda takip edildikten sonra 2. gün servise alındı. 5. gün suda eriyen opak madde ile yapılan pasaj grafisinde kaçak saptanmaması üzerine oral başlandı.